MENÜ

Suçlu kim?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Maç kazanmak pek çok eksikliği ve garipliği halı altına iten bir çalı süpürgesidir. Herkes büyüsüne kapılır. Ülke ayırt etmeksizin bu böyle yaşanır gider. İşler kötü gittiğinde ise istifa etmeyi aklının ucundan dahi geçirmeyen yönetim, önce hocayı yer. Bu, neredeyse bir doğa kanunudur...

Galatasaray’da da yaşanan bu oldu. Sadece son 10 yılda Fatih Terim’den başka kimseyle iki yıl üst üste çalışamayan kulüp, 16. teknik direktörüyle yollarını ayırdı ve 17. isimle güzel günlere yelken açmanın hesaplarına koyuldu: Igor Tudor, Galatasaray camiasına hayırlı olsun! Bu yönetim anlayışıyla Şubat 2019’u görmesi imkansız, ama olsun...

Galatasaray Yönetimi’nin, Karabükspor’la nezaketen dahi olsa görüşmemesi büyük ayıp. Ancak daha takımın başındaki teknik direktör ile yollarını ayırdığını resmi olarak açıklamadan Tudor ile anlaşmaya varması öve öve bitiremedikleri liseli duruşuna hiç yakışmadı.

Evet, anket yapılsa ilk gidecek teknik direktör listesinde ilk sırada yer alırdı Jan Olde Riekerink. Galatasaray için yeterli olmadığını hepimiz kabul ediyoruz. Bu sezona başlaması bile büyük bir sürprizdi. Ancak bu şekilde gönderilmeyi de hak etmedi. Kulüpleri, tüm ahlaki değerlerini yok edip şirket yönetir gibi yönetince böyle oluyor işte. Hoş, öyle de yönetemiyorlar ya... Galatasaray’da teknik direktöre gelene kadar değişmesi gereken çok şey var ve yönetim bunları değiştirmemek için zaten Riekerink’i göreve getirmişti, şimdi de suçlu ilan edip gönderdi.

Yıllardır yapılan yanlış transferlerle dünyanın en çok gelir elde eden 21. kulübünü borç batağına sürüklediler ve Avrupa’dan men ettirmeyi başardılar. Ama onlar hariç herkes suçlu. Hatta, bunları yazdığım için ben bile!

Bugün Riekerink, yarın Tudor

Oysa, daha geçen gün Dursun Özbek “Luis Cavanda transferi sanırım hataydı ama bunlar olur” dedi, sözleşmeli oyuncusu için. Özbek’in “Bunlar olur” dediği, sözleşmesi bitmiş Hamit Altıntop’la tekrar anlaşıp devre arasında göndermek için 825 bin Euro ödenmesi. Ya da 700 bin Euro’ya kiralanan Sigthorsson’a hiç oynamadan 400 bin Euro da sözleşme fesih parası verilmesi. Ya da bonservisine 2 milyon Euro ödenen Ontivero’nun sadece 211 dakika oynayarak 1 milyon 525 bin Euro kazanması. Ya da Jem Paul’un 240 bin Euro karşılığında takımla ilişiğinin kesilmesi. Sadece bu devre arasında bunlar oldu, geçen sezonki Grosskreutz, Donk hatalarına ya da yüksek bonservis ücretleri ödenerek alınan ancak hiçbir verim alınamadığı halde takımda tutulan transferlere değinmiyorum bile... Dursun Özbek’in “Bunlar olur” diyerek geçiştirdiği transfer fiyaskolarıyla; futbolcu almak, sonra da göndermek için ödenen paralarla kaç takım kurulur. Ama onların hiçbir zaman hiçbir suçu yoktur. Bugün Riekerink suçlu olur, yarın Tudor... Ama onları o göreve getiren Özbek kardeşler koltuklarında oturur durur. Taraftara da kulüp düze çıksın diye bileklik almak kalır...

Galatasaray için antrenman programı:

Galatasaray’ın kornerden yediği goller herkesin malumu. Sosyal medyada gördüm, bir taraftar Galatasaray için antrenman programı hazırlamış. Adını bilmediğim için yazamadım, kusura bakmasın! Aslında bütün takımlar için uygun program:

Pazartesi

Sabah: Isınma, kornerler.
Öğleden sonra: Isınma, kornerler.

Salı

Sabah: Isınma, kornerler.
Öğleden sonra: Isınma, kornerler.

Çarşamba

Sabah: Isınma, kornerler.
Öğleden sonra: Isınma, kornerler.

Perşembe

Sabah: Isınma, kornerler.
Öğleden sonra: Isınma, kornerler.

Cuma

Sabah: Isınma, kornerler.
Öğleden sonra: Isınma, kornerler.
Akşam: Maç taktiğini oluşturma ve videodan korner izleme.

Cumartesi

Sabah: Isınmadan kornerler.
Öğleden sonra: Rakip takımın kornerlerini izleme.
Akşam: Maç.

Pazar

Sabah: Dinlenme
Öğleden sonra: Cumartesi yenilen korner gollerini izleyip ders çıkarma.

FB transfer politikası:

Trabzon, “Galatasaray’a gitmesin, sürekli bizden oyuncu alıyorlar mağduruz, alır mısınız” dedi. Biz de Ekici’ye talip olduk. (Aziz Yıldırım)

Special One der ki:

Ben bir ikonum ve diğer insanların ne düşündüğü umurumda değil. (M. United Menaceri Jose Mourinho)

Uzun beki sever, kısa değil çünkü!

Kısa beki sevmem. Nefret ederim. Uzun değil çünkü. (Rıdvan Dilmen)

Kızdırmayın Abi’yi

Podolski’ye soyunma odasında “Otur oturduğun yerde, hiçbir yere gitmiyorsun” dedim. (Levent Nazifoğlu)

Muhteşem tespit!!!

Beşiktaş ileriye dönük yatırım yapmış. Aldığın adam stoper, geride oynuyor. Nasıl ileriye yatırım yapıyorsun? (Erman Toroğlu)

Biz de! Ronaldinho-Messi-Eto’o üçlüsünü;

Messi-Suarez-Neymar üçlüsüne tercih ederim. (Brezilyalı efsane Ronaldinho)

Şampiyon olamıyor, ama tesis yapıyor:

Kulüp olarak Erciyes Dağı’nda konaklama tesisi yapabiliriz. (Aziz Yıldırım)

Tövbe de, tövbe!

Allah benim belamı versin! (Ahmet Çakar)



YORUM YAZ